GÜRÇAM KÖYÜ

İlçe merkezine 28 kilometre uzaklıkta hikayeleriyle ünlü bir köydür Gürçam.
Yamaç bir arazi üzerine kurulan köyün nüfusu 237, hane sayısı 75'dir. Merkez, Alibağ ve Güründü (Dere) mahallerinden oluşan köyün en önemli geçim kaynağı tarım ve kömürcülüktür. Orman işçiliği ve hayvancılık da önemli geçim kaynakları arasındadır. Okur yazar oranının oldukça yüksek olduğu köyde 2 okul ve 2 cami bulunmaktadır. Ancak okullar taşımalı eğitim nedeniyle kapalıdır. Yazın havaların ısnmasıyla birlikte köy halkı, köyden 9 kilometre uzaklıktaki Karatepe Yaylası'na göç ederler. Köyün başlıca aileleri Demirallar, Yahyalar, Çağlayanlar, Tuncerler, Yılmazlar, Görgülüler, Yükseller, Çağlarlar ve Erdoğanlar'dır.Düğünler geçmişte davul zurna eşliğinde yapılırken, günümüzde salon düğünleri yapılmaktadır. Köyde her yıl Nevruz kutlanmaktadır.

KÖYÜN İLK ADI BİLHOS

Tarihten bu yana köyün adı Bilhos ancak 1960 yıllarında Gürçam olarak değiştirilmiştir. 40 bin dönüm orman alanı bulunmaktadır. Çamların sayısı çok ve gür olduğu için köy Gürçam adını almıştır.
 

KÖY FIKRALARIYLA ÜNLÜDÜR

RADYO

"Köyden Hasan Görgülü adlı kişi, radyonun ilk çıktığı dönemlerde çarşıdan bir radyo satın alır. Radyoyu açtığında güzel bir türkü çalar. Hemen kapatır ve radyoyu teyp gibi düşünüp, türküyü yaylada dinleyeyim der. Ancak yaylaya çıktığında radyoda o türkü kalmamıştır." 

BİR SİZDEN BİR BİZDEN

"Köy halkı, tuza para vermemek için tarlaya tuz ekerler. Bir süre geçtikten sonra tuzun toprak üstüne çıkıp çıkmadığına bakmaya giderler ancak tuz hala çıkmamıştır. Bu sırada köylülerden birisi, tuz tarlasının üzerinde sineklerin uçuştuğunu görür. Ve köylüler, tuzlara sineklerin zarar verdiğini düşünüp bir gün silahlanıp ava çıkarlar. Avlanma sırasında köylülerden birisinin alnına sinek konar. Bu kişi, diğer arkadaşına 'bak sinek alnımda' der. Silahlı kişi, arkadaşının alnındaki sineğe ateş eder ve sinekle birlikte adamda ölür. Sonra da derki; bir sizden, bir bizden."

TAVUK OLAYI

"Bilhos köylülerinin tavuklarına bir alıcı kuş dadanır. Her gün 1-2 tane tavuklarını yemektedir kuş. Köy halkı biraraya toplanıp ne yapacaklarını düşünürler. Hemen bir önlem alınmazsa kuş bütün tavukları bitirecektir. Çözüm olarak, bütün tavukları birbirlerine bağlarlar. Ancak Alıcıkuş, öndeki tavuğu tutup havaya doğru kaldırmaya çalışıyor. Bu sırada köylüler, en arkada bulunan kara tavuğa 'dayan a karabülle' derler ama Alıcıkuş amacına ulaşır."
 

Gürçam Köyü